İdlib Şehitlerimizi yolcu ettik. Şehit ailelerinin acılarını tarif etmek mümkün değildir. Ancak evladının, kardeşinin, hayat arkadaşının Şehit olduğuna inanmak, 80 milyon un Şehit evlatlarını bağrına bastıklarını görmek ayrı bir gurur kaynağı olmaktadır.
Şehit babalarını ziyaretim sırasında şunları söylüyorum: üzülme amcacığım. Bak beni tanımıyorsun. Ben acını paylaşmak için buradayım. Başınız sağ olsun. Allah size sabır ve dayanma gücü versin deyince, baba: yavrumun acısı çok büyük diyor. Ben de : acısı ne kadar büyükse, mükafatı da o kadar büyüktür. Bak amca, dün evladın sadece senindi, bugün hepimizin oldu. 80 milyonun evladı oldu. Ne kadar gurur duysan azdır. Senin evladın peygamber efendimize komşu olmuştur. Bugün sabır ederseniz, siz de şehit ailesi olarak peygamber efendimize komşu olacaksınız inşallah. Kısaca siz ahirete önden bir elçi gönderdiniz. O sizi misafir edecektir inşallah. İşte şehit gururdur. Şehit peygambere komşu olmak demektir. İşte şehit 80 milyonun evladı olmak demektir ve onların dualarına mazhar olmak demektir.
Peygamber efendimizin savaş komutanı Halid bin Velid, yaşlanmış, Yatakta ölümünü beklerken ağlıyor. Yanındakiler, ya Halit ölümden korktuğun için mi ağlıyorsun? Halit şöyle diyor: " Ben ki, harp meydanlarına sığmayan Halit, 200 savaşa katılan halit. Ben ki kolunda 9 kılıç kırılan halit, arkadaşlarım şehitlik mertebesine ulaştılar, ben de şehit olamadım, yatağımda biçare bir şekilde ölüyorum da, ona ağlıyorum" diyordu.
Senin oğlun da yatağında biçare bir şekilde ölmedi. 100 sene önce kağıt üstünde bize verilen, ancak bu gün başkasının elinde olan Misakı milli sınırlarımız içinde kalan topraklarımızı geri akmak için Şehit oldu. Allah, "şehitlere ölüler demeyin. Onlar yaşıyorlar. Onlar Allah tarafından rızıklandırılırlar." buyurmaktadır. Bu kadar mükafatı ve şerefi elde etmenin tek yolu, sabırdan geçiyor. Bir evlat sahibi olmak için bazıları milyonlar harcıyorlar, ancak olmazsa olmuyor. Allah evladı verirken seviniyorsun, emanetini geri alırken neden üzülüyorsun? Diyor Allah. Biz bilemeyiz. Hayır zan ettiklerimizden şer çıkabilir, şer zann ettiklerimizden hayır çıkabilir. Biz Allahın bu konudaki muradını bilemeyiz. Bu durum karşısında Kadere teslim olmaktan başka çaremiz yoktur.
Allah'ın izni olmadan bir yaprak dahi kıpırdayamaz. Öyle ise bize de nefesimiz sayılı verilmiştir. Fişimiz çekildiği andan itibaren, artık biz yokuz demektir. Bu durumda ölümün şereflisini isteyelim. Bazı ölümler adama yük bırakır, utanç bırakır, düşman bırakır. Bazı ölümler gurur ve onur getirir insana. İşte oğlumuza verilen ölüm, şerefli bir ölümdür. Ne kadar gurur duysak az gelir.
Bir Şehit babası olarak, GÖĞSÜN KABARSIN, BAŞIN DİK DURSUN. BU SENİN HAKKINDIR. YÜRÜ MEYDAN SENİNDİR. diyorum ve babalara teselli olmaya çalışıyorum. Tüm şehitlerimizin mekanları cennet olsun. Milletimizin başı sağ olsun. Rızai lillahil fatiha...
