Hiçbir millet kendi ANA DİLİNE ve bilhassa da devlet, kendi RESMİ diline-LİSANINA, Türkiye’de ve Türkler gibi İHANET etmemiştir, etmeyecektir de.
Saymakla bitmez, yazmaya da sayfalar yetmez. Ama bu gün (daha önceleri de yazdığım gibi) birkaç tanesinden daha bahsetmek istiyorum.
FAAL, ETKİN, ÇALIŞKAN, HAMARAT çoktan gitmişti ve yerini Fransızcanın AKTİF’i (actif) ve bunun uzantıları olan AKTİVİTE, AKTİVİST, AKTİVASYON alınmıştı ya ...
Şimdi de AKTİVE’yi sokuşturuyorlar. Rusya’dan füze aldık ya …
AKTİVE ettik mi etmedik mi; edecek miyiz, edemeyecek miyiz ?
Yani FAALİYETE geçirebilecek miyiz ? Veya ÇALIŞIR vaziyete SOKABİLECEK miyiz ?
Biz, füzeyi çalışır hâle SOKAMADAN veya ETKİNLEŞTİREMEDEN (ki, hiçbir zaman bunu yapamayacağız), bizim TeVe’ciler ve ENTEL Bilgiçler, AKTİVE’yi DİLİMİZE SOKUŞTURUVERDİLER !
TEHLİKE’yi, SAKINCA’yı hatırlayan veya yazan, ya da söyleyen, kullanan kaldı mı ?
Varsa yoksa RİSK ve KRITİK (Fransızca’daki risque ve critique) … değil mi ?
Tek başına KRITER, bizim HASSAS’ı, ÖNEMLİ’yi, ELEŞTİRİ’yi, TENKİD’i de YUTTU, bitirdi gitti.
ÖLÇÜ, AYAR, ŞART, KOŞUL, ÖZELLİK, USUL, ESAS, KURAL da “KRITER” oldu.
Bir işe gireceksen veya bir şey yapmak istiyor da bir yere müracaat edeceksen bunun ŞARTLARI veya istenilen evrakı ya da ölçüleri, sende aranan ÖZELLİKLERİ, o işin KRİTERİ olarak belirlenir, bildirilir.
Öyle değil mi ?
TEMİZLİK gitti HİJYEN geldi.
Hem de MAKSİMUM olanı.
AZAMİ veya en FAZLA, en ÇOK ya da ÜSTÜN falan değil, mutlaka “MAKSİMUM” olmalı.
…
Moda oldu Fransız’ın, İngiliz’in, Alman’ın dilindeki kelimeleri alıp kullanmak.
UTANMAK lazımdır, UTANMAK !
Bunun adı İHANETTİR İHANET !
Kendi DİLİNE, kendi milletine ve yani TÜRKLÜĞE HAİNLİK etmektir.
Bir bakın hele, konuşulan lafların YARISI, böylesine YABANCI kelimelerle ifade ediliyor.
TeVe’lerde konuşanlar, gazetelerde köşe kapmış, akıllı geçinenler; işte bu İHANETİN başını çekenlerdir.
Ne oluyor yahu ?
Böyle konuşmakla BİLGİLİ olduğunuzu mu sanıyorsunuz ?
Aklınız sıra böyle YUTTURUYORSUNUZ !?
Ama benim nazarımda, en azından, GÖSTERİŞ budalası ZAVALLI ve bir bakıma da, HAİN olduğunuzu göstermiş oluyorsunuz.
Fakat neye yarar ki, bunu yapanların başında BAŞIMIZDAKİLER geliyor.
Hem de, hiç çıkmamacasına, KANUNLARIMIZA bile SOKUŞTURMAK suretiyle.
Lütfen uymayalım bunlara arkadaşlar.
TÜRKÇESİ (veya ömür boyu kullandığımız karşılıkları) varken bu VİRÜSÜN, lisanımızda-DİL’imizde yer etmesine izin vermeyelim.
Ve "MAKSİMUM" (!) seviyete SAKINALIM.