Ekonominin içler acısı durumda olmasına rağmen halkın gözünün içine baka baka yalan söyleyen zavallı siyasetçilere itiraz ettim,
Üretimin durmasına ve buna çözüm üretemeyen köhne beyinli siyasetçilere itiraz ettim,
İşsizliğe önlem alınamamasına ve her defasında da işsizlik üzerinden siyaset yapıp rant sağlayanlara itiraz ettim,
Kapanan fabrikalara duyarsız kalınmasına, çözüm üretilememesine itiraz ettim,
Evine siftah yapamadan dönen boynu bükük esnafımızın içinde bulunduğu acı tabloya itiraz ettim,
Tarımın çökmesine, hayvancılığın yok olmasına itiraz ettim,
Ülkem eğitiminin içler acısı haline itiraz ettim,
Gençlerimizin yarınlarını görememesine itiraz ettim, umutsuz bırakılmasına itiraz ettim,
Kadın cinayetlerine itiraz ettim,
Suriyelilerin ülkemi istila etmesine itiraz ettim,
Mehmetçiğimin birilerinin keyfi ikballeri için Ortadoğu bataklığında sürüklenmesine itiraz ettim,
Terörün bilinçli bir şekilde bitirilmemesine itiraz ettim, gerçekten terörün bitirilmek istense 40 yılda 40 defa yok edilirdi,
Ülkemde yoksulluğun her geçen gün artmasına itiraz ettim,
Ülkemde açlıkla ve yoklukla mücadele eden milyonlarca insanlarımıza duyarsız kalınmasına itiraz ettim,
Ülkemde çaresizlikten intihar edenlere toplumun duyarsız kalmasına itiraz ettim,
Ülkemde yolsuzluklara dur denilmemesine itiraz ettim,
Göz göre göre ülke malını talan edenlere, yüzsüz hırsızlara ses çıkarmayan siyasilere itiraz ettim,
Ülkemde haksızlıklara, hukuksuzluklara, adaletsizliklere dur denilememesine isyan ettim.
‘Bizden, onlardan’ ayrımına, ülke için çok kıymetli gördüğüm eşitlik, özgürlük, hukuk, liyakat hatta laiklik gibi değerlere aykırı politikalarına dilim döndüğünce itiraz ettim.
Ülkemde demokrasi ve cumhuriyet düşmanlarına itiraz ettim,
Ülkemde dini siyasete alet eden din tüccarı sahtekar tarikat ve cemaatlere itiraz ettim,
Ülke adına siyaset yapıyoruz diye ülkenin kaderiyle oynayan liyakatsiz siyasetçilere itiraz ettim.
Seçimler esnasında ve memleketin kaderi noktasında aday belirlerken liyakati esas alarak değil, eş, dost, ahbap çavuş, ideolojik yakınlık anlayışıyla hareket eden ankaradaki vurdum duymaz ve gözü doymaz siyasi beyzadelere itiraz ettim,
Ülke büyük bir yıkıma sürüklenirken küçük, mahalle, parti çıkarı gözeten kasaba politikacısı anlayışına teslim olanlara itiraz ettim,
Değer yoksunu siyaset anlayışının ülkeleri ne duruma getirdiğinin en acı örneği ülkemizin içinde bulunduğu duruma itiraz ettim.
Liyakati esas almayanları, eşitlikçi, özgürlükçü olmayanları, parti çıkarını ülke yararı önüne koyanlara itiraz ettim,
İlk fırsatta laiklik hassasiyetini rafa kaldıranları niçin ve hangi gerekçeyle destekleyenlere ve bu yaklaşımlarından bir beklenti içerisinde olanlara itiraz ettim,
Değer yoksunu bir siyaset anlayışının ülkeyi düzlüğe çıkaracağına inanan zavallı siyasi beyinlere itiraz ettim,
Bu bağlamda evrensel değerler çerçevesinde ülke yararını esas almayan hangi parti, hangi grup, hangi siyasetçi olursa olsun eleştirmek, itiraz etmek bu tür siyaset anlayışına prim vermemek vatandaş olarak hepimizin görevidir.
Kısaca adaletsiz, liyakatsiz ve haksızlık noktasında gerek ülkeme, gerekse milletime zararlı ve zararı dokunan ne varsa her şeye ve herkese itiraz ettim.
