ABD’nin idari kadrosunda da iç karışıklık korkusu var. Hem askeri darbe ihtimalinden hem de halkın ayaklanmasından korkuyorlar. Dünyada neredeyse her yer karışacak iken, ABD’nin karışmama ihtimali mümkün görünmüyor. ABD’nin en önden karışacak ülkelerden biri olma ihtimali bulunuyor. Hem laboratuvarlarda üretilen ve ABD’nin Avrupa ülkeleri ve Çin’le danışıklı şekilde dünyaya yaydığı korona virüslerinden dolayı hayatın iyice zorlaşması, getirilen kurallar, kısıtlamalar, hastahanelere sağlam girip bir iki gün içinde ölen insanlar, yapılan organ kaçakçılığı… Hem bunların neticesi olarak artan maddi sıkıntılar, alım gücünün çok çok azalması… Hem de son ABD seçimlerinde hilelerin yaşandığına halkın büyük çoğunluğunun kani olması, Trump’ın danışıklı dövüştüğünün meydana çıkması, şu anda ABD idaresinin adeta Çin hükumetinin ABD müdürlüğü gibi hareket etmesi, Amerikan halkının geleceğine ümitle bakamaması iç karışıklıklara sebep olacak. Daha siyahlara yapılan muameleden tutun da devlet eliyle bir halkın her türlü maddi ve manevi/ahlaki felaketlere sürüklenmiş olmasının sebep olduğu yozlaşma da ABD halkını sokaklara dökecek.
ABD’nin devlet eliyle yaptığı kara para işlerinin dünyanın dört bir yanında büyük darbeler alması da bu neticeyi oluşturan sebeplerden biri… Korona ve varyant oyunlarıyla yapılan org*an işlerinin açıkları kapatamadığı aşikar. Artık dev gibi büyüyen maddi açıkları kapatamıyorlar ve dünya milletlerini istedikleri gibi sömüremiyorlar. ABD siyasetindeki akl-ı selim kişiler çok yakın geleceği görebiliyorlar. ABD’nin karışmama ve bölünmeme ihtimali kalmadığını çoktan anladılar. ABD halkının aslında çoktan karışmış ve bölünmüş olduğunu da kabulleniyorlar.
ABD halkının sabır göstermesine dayanmasına,
azimle mücadele etmesine sebep olacak dini ve ahlaki altyapı da kalmadığı için ABD, en hızlı ve en şiddetli şekilde karışan ülkelerden biri olacak. Ettiklerini bulacaklar. 1945’ten beri küresel sistemin içindeki o satanistler, o masonlar, o Yahudiler, dünya insalığına en çok ABD üzerinden kan kusturdular. Ve ABD halkını bu vahşetlerin, sömürülerin, zulümlerin, katliamların farkında olduğu halde, ezici çoğunluğu bu vahim gerçeği hiç umursamayarak, başkalarının kanlarının üzerinde saadet dolu bir hayat yaşamayı denedi ve işte sonucu…
Söz konusu siyasetçiler, ABD halkı sokağa dökülünce halkı kontrol etmenin mümkün olmadığını, herkesin sokağa silahla çıkabileceğini de görebiliyorlar. Bu nedenle ABD idaresi şimdiden tedbirlerini almaya çalışıyorsa da ümitsizce bir mücadele veriyor. Mümkün olduğu kadar uzun süre devlet dairelerini, idari kısımları ayakta tutmaya çabalayacaklar ama boşa uğraşmış olacaklar.