Gaziantep… Tarihiyle, direnişiyle, üretkenliğiyle her zaman Anadolu'nun kalbi olmuştur. Ancak son yerel seçimlerle birlikte bu kadim şehirde Cumhuriyet Halk Partisi Gaziantep örgütünün yaşadığı çöküş, sadece siyasi bir tablo değil; aynı zamanda büyük bir organizasyon krizinin ve temsil sorununun habercisi.
31 Mart seçimlerinde Şehitkamil gibi kritik bir ilçede gece gündüz demeden çalışıp kazandığımız sonrasında ise , tüm tarafların birbirini suçladığı birbiriyle kavga ettiği sürece girdik. Fakat ne gariptir ki, zaferin gölgesinde kayıplar büyüdü. Parti içi çatışmalar, istifalar ve dedikodular zinciri, halkın oy verdiği kadroları ve partinin yerel tabanını sarstı. Parti içerisinde ki kavgalar, il ve ilçe başkan ve yönetimlerinin çözüm üretememesiyle birleşince, CHP Gaziantep örgütü adeta kendi kendini sabote etti ve büyük bir ihanete uğradı…
Bu durumun temelinde yatan ise sadece kişisel hesaplaşmalar değil. CHP Gaziantep örgütünün güçlü sosyolojik ve ekonomik yapıya sahip bir şehirde; yerel kültürü anlayan, sahici çözümler sunan bir örgütlenme modeli KURMAMASINDAN kaynaklanıyor. Aday belirleme süreçlerinin kapalı kapılar ardında yürümesi, örgüt tabanı ve halkın değil, paralının sesine kulak verilmesi bu çöküşü hızlandırdı.
CHP Gaziantep örgütünün kendini toparlayıp genç ve akılcı kadrolara geçmesi gerekiyor. Ama bunun için önce teşkilatın kendi içinde dürüstçe yüzleşmesi gerekiyor. Çünkü örgüt tabanının gözünde sadece rakamlarla değil, parti içerisinde ki dönemlik yetkililerin tutumlarıyla da kaybedildi bu şehir. İş öyle bir noktaya geldi ki yıllardır CHP için sokak sokak gezen insanlar bir bir partiden uzaklaşıp, partiden istifa eden ve Ak Partiye geçeceği iddia edilen belediye başkanı lehine çalışmalar yapmaya başladı. Kısaca CHP Gaziantep örgütü artık örgüt sıfatından uzaklaşıp paramparça bir noktaya geldi ve ‘AT İZİ İT İZİNE KARIŞTI’
KENDİMİZLE YÜZLEŞELİM..!
Cumhuriyet Halk Partisi’nin temel ilkeleri; halkın çıkarını, ortak aklı ve kurumsal disiplini esas alır. Ne yazık ki son dönemde, belediye meclisinde sergilenen tartışmalar ve kamuoyuna yansıyan kavgalar, bu değerlere gölge düşürmüştür.
Partimizin temsil makamında olan herkesin taşıdığı sorumluluk büyüktür. Kendi kişisel çekişmelerini meclis kürsüsüne taşıyanlar, yalnızca bireysel itibarlarını değil, partimizin kamu nezdindeki güvenilirliğini de zedelemektedir.
Bu saatten sonra herkesin kendine şu soruyu sorması gerekir: Ben bu partinin bir neferi olarak CHP’nin kurumsal kimliğine mi hizmet ediyorum, yoksa kişisel gündemlerin peşinden mi gidiyorum? olmalıdır.
CHP’nin yolu, halkın yoludur. Kişisel çıkarlar bu yolda gölgeden ibarettir ve bu gölgelerin parti çatısı altında barınacak yeri yoktur.
Gaziantep CHP Örgütü İçin Yüzleşme ve Yeniden Doğuş Zamanı
CHP Gaziantep İl Başkanlığı ve Şehitkamil İlçe Başkanlığı, dışarıdan bakınca şık duruyor: süslü basın toplantıları, sert açıklamalar ve yandaş alkışları. Ama içine bakınca ne var? Liyakatsizlik, dar kadroculuk, sessizlikle beslenen adaletsizlik ve entrikalar…
Ayakkabınız parlak olabilir, ama çorabınız delikse o yürüyüş uzun sürmez. Parti binasını vitrine çevirmekle örgüt olunmaz. Parti emekçilerinin sesini duymadan, tabanın gücünü hiçe sayarak ancak kendi gölgenizde kaybolursunuz. Partinin en alt kademesinden en üst kademesine kadar artık kendimize çeki düzen verme vaktidir.
Her düşüş, her zaman bir son değil; dönüşümün başlangıcıdır.
Bu yaşadığımız çöküşü bir fırsata çevirip, Gaziantep’te Cumhuriyet Halk Partisi’nin halkla gerçek bağ kuran, güçlü ve sürdürülebilir bir iktidarını inşa edebiliriz.
Artık;
Göstermelik vitrinlerle değil,
Dar kadroculukla değil,
Liyakatsiz atamalarla değil...
Şeffaflıkla, hesap verebilirlikle ve örgüt temelli bir dayanışmayla yol alma zamanı.
Gaziantep halkının güvenini yeniden kazanacak olan şey, sadece iyi bir söylem değil; sahici adımlar, adaletli kararlar ve ortak akılla oluşturulacak bir eylem planıdır.
Bu eylem planı:
-Partinin tüm kademelerinde liyakat esasına göre yapılandırmayı,
-Gençleri, kadınları ve yıllardır sahada emek veren partilileri sürece dahil etmeyi,
-Aday belirleme süreçlerini halkla birlikte, açık ve şeffaf şekilde yürütmeyi,
-Siyasi aktörlerin değil, halkın çıkarının merkezde olduğu bir yönetim anlayışını
esas almalıdır.
Çünkü Gaziantep değişimi hak ediyor.
Ve bu değişimi getirecek olan biziz.
Ama önce kendi içimizde yüzleşmeli, arınmalı, yeniden liyakatli örgütlenmeliyiz.
Bu bir son değil… Bu, gerçek bir başlangıcın çağrısıdır. Ayakkabıya değil, artık çorabın yırtığına bakma zamanıdır!..