USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

ORTA OYUNU BAŞLADI !

12-12-2022
Bakın hele beğenecek misiniz ?
Adam, yani anlı şanlı Sendika Başkanı, PAZARLIK yapma ile AÇIK ARTIRMA usulü ile fiyat tesbitinin farkını bilmiyor.
Ve “biz asgari ücretin 7.785 lira olması teklifiyle masaya oturuyoruz. Bu, bizim KIRMIZI çizgimizdir. Bunun üstünde bir rakam istiyoruz.
Yoksa masadan kalkarız” gibi laflar geveleme GAFLETİNDE bulunuyor.
Aklı sıra PAZARLIK yapmaya çalışıyor.
Bilmiyor musun ki, PAZARLIK yüksekten başlar aşağı doğru iner.
Yahu, senin yaptığın AÇIK ARTIRMA usulü bir SATIŞ işlemidir.
Van GOGH’un tablosunu mu satışa çıkardın ki, alıcılardan ARTIŞ bekliyorsun ?
Veya HACİZLİ malı satışa çıkaran İCRA memuru musun ?
Akledemiyor musun ki, müzayede memurunun veya icra memurunun satıştan önce tesbit edilen fiyatı kendisinin artırma hakkı ve yetkisi yoktur.
Pekiii, masadakiler (TÜSİAD ve Hökümettekiler) ARTIRMAZLARSA veya 5’er lira artırırlarsa ne yapacaksın ?
Sen, peşinen kabul ettiğin, razı olduğun fiyatı açıklamışsın ve yeni bir fiyat teklif hakkını kaybetmişsin.
Yani sayın seyirciler;
Bir HACİVAT KARAGÖZ Oyunu daha başladı.
Her zamanki ZEVAT yine sahnede.
Bir tarafta Hökumet yetkilileri, diğer tarafta Sendika AĞALARI.
ASGARİ ÜCRET adlı ORTA OYUNU.
Her 2 senede bir yapılan TOPLU SÖZLEŞME görüşmeleri gibi.
İlk toplantı dün başladı, ikincisi 14’ünde olacak, sonuncusu da bu ayın son haftasında olacakmış.
Niye her şey belli değil mi, neyin mücadelesini veya müzakeresini yapacaksınız ki, işi uzatıp ve lafı eveleyip geveliyorsunuz ?
Her zaman olduğu gibi;
Oturum “GERGİN” başlar.
Pazarlık, çok “SIKI” olur.
Biraz CART-CURT, epeyce ZART-ZURT …
Bu arada birkaç yerde yürüyüş, polislerle itişme-didişme …
Hır-gür 3-5 gün devam eder
Sonunda % bilmem kaç ile anlaşma olur.
El sıkışılır, resimler çektirilir;
Nutuklar çekilir:
“İşçilerimizi enflasyona ezdirmedik” denir.
Bu işten tek KÂRLI çıkanın ise, her zaman olduğu gibi SENDİKA AĞALARI olduğu bilinir.
Ne dersiniz bööle mi olur ?
Memleketimizde şu gerçeği görmek lazım:
Ha, SENDİKA başkanları ve bunların avâneleri, YARDAKÇILARI, ayakçıları;
Ha, İMAM-Molla gürûhu.
İkisinin de geliri ve beslenmesi BOŞ laflarla insanları UYUTMALARINDANDIR ve yaptıkları da, aldıkları avantalar ve aidatlarla yaşadıkları SALTANATTIR !
Hepsi de, birer MAFİYA teşkilatı gibidir.
Bir gelen, bir daha oradan kalkmaz; orada kalmak için de canı pahasına pis işler yapmaktan geri kalmaz.
Eskilere ve hali hazır BAŞKAN denilen adamlara bakın vaziyeti görürsünüz.
Tarikat ŞIHLARI, cemaât liderleri de, MÜSLÜMANLARA yalan söyler:
Cehennem ateşiyle KORKUTUR müridlerini SİNDİRİR; bu korkuttuklarına da CENNETTEN köşkler, bahçeler, arsalar SATAR ve bunlara da ayrıca, binlerce HÛRİ tahsis ederler ve böylece BESLENİR giderler.
Yani mesela;
Ha CÜBBELİ AHMET Hoca (ki, bunun bi sürü “İCADI” var: Cehennem ateşine dayanıklı YANMAZ KEFEN. Rüyada PEYGAMBERİ gösteren TERLİK. Küçük ŞİŞELERE doldurduğu, Peygamber’in SAÇINI yıkadığı SU … falan filan gibi)
Ha, hiçbir keşfi icadı olmayan SENDİKA Başkanları gibi …
İşte UYDUR-Kaydır işler ve işte memleketin PERİŞAN hâline uygun HERİFLER.
Ne dersiniz, haksız mıyım ?”
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?