“SU…”

Önce, “bizim Saffet’in” gönderdiği su zammına karşı alınacak tasarruf tedbirlerine bir göz atalım…

1.Su böreği ve sulu köfteyi az tüketelim…
2.Gidenin arkasından su dökmeyelim…
3.Kızlar erkeklere, erkekler kızlara sulanmasın…
4.Sulu boya yerine kuru boya kullanalım…
5.Meyve suyu değil posasını tüketelim…
6.Kimseyle aramızdan su sızdırmayalım…
7.Çok yürüyüp ayaklarımıza kara sular indirmeyelim…
8.Kimseyi bir kaşık suda boğmayalım…
9.Saman altından su yürütmeyelim…
10.Ve artık su koyuvermeyelim...

11.Sulu gözlü olmayalım…

12.Abdesti suyla değil, toprakla teyemmüm edelim…

13.Havadan konuşalım, sudan konuşmayalım…

Hayır, Saffet sudan ve “sudan zammı” konuşacağız, çükü biz haksızlığa, yoksulluğa, hırsızlığa, talana, yalana, ben yaparım olur diyenlere, yok edilen yeşile, hele, hele kent içi trafiği olduğundan fazla çarşafa dolayacak trene gereğince tepki veren bir toplumuz… Ve her zam olduğunda tepkimizi koyarız… Böyle bir yapımız var…

Benzine zammı yapıldı, bir ay araç kullanmayız…

Ete zammı yapıldı, bir ay et yemeyiz…

Yeşili mi yok ettiler, bakkala gider maydanozu seyrederiz…

Lavabosu olmayan yeni bir (eski et hali) çarşı mı yapıldı, bir ay abdest almayız…

Velhasıl böyle bir toplum olduk… Aman ha bizim saffet’in tavsiyesine uyun suya yapılan zam vız gelir tırıs gider…

*   *   *

Dünün sözü: “ellerimin arasında olmasına rağmen, kalemime hâkim olamıyorum…” (benden uyarlama)