USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Tırnağın varsa başını kaşı-başkasının tırnağı ile baş kaşınmaz…

11-01-2019

Ne güzel bir söz…

Gelin hep beraber bakalım bu güzel sözlere ve günümüze uyarlamayı düşünelim ama herkes kendince düşünsün, isterseniz not alın bir köşeye yazıverin…

Tırnak göstermek: Kızmak, öfkelenmek-korkutmak, gözdağı vermek…

Tırnak geçirmek: Yapışıp bırakmamak, başına bela olmak…

Tırnak sürüştürmek: İki kişi arasındaki geçimsizliği körüklemek, Fitne fesat karıştırmak…

Tırnağının dibinde: El değecek kadar yakın, yakınında…

Onun kestiği tırnak olamazsın: Değerce ondan çok aşağı olmak onun yaptıklarına ulaşamamak...

Senin tırnağını sökerim: biri birilerinin elindeki güçten yoksun bırakmak istemesi…

Tırnağın varsa başını kaşı: Kişi, kendi işini kendi görmeli…

Tırnak kadar çocuk: Bakın neler yapıyor…

Ve…

Tırnaklı ekmek Gaziantep’e aittir…

Et tırnaktan ayrılmaz…

Saç sefadan, tırnak cefadan uzar…

Atın tırnağına oje, kadına nal çakılmaz…

Yılların elimizden aldığı bazı şeyleri “tırnaklarımızla kazıyarak” yeniden almalı, bir daha kaybetmemek üzere sımsıkı korumalıyız…

Sırlarım o kadar sıkı düğümlü ki, o düğümü sökecek ince bir tırnak kimsede yoktur, boşu boşuna tırnaklarını uzatma…

Ve…

Tüm bunları, ister iş hayatınızda, ister aşk hayatınızda, günlük yaşantınızda ve günümüzün “siyasi ortaklığında” düşünüp yorumlayın…

Sakın ola tırnağınızı çok derinden kesmeyin müthiş acır, derinden kesip atmayın olmaz mı? Ben kimseyi kesip atmadım ama atıldım bazen… Unutmayın kesilip atılan tırnağın “geri dönüşümü” yoktur…

 

“Vurgunluğum tırnak içerisine alınmıştır, zor çözersiniz…”

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?