Küreseller, emparyeller yıllarca tacirlerini, sefirlerini, misyonerlerini kullanarak,
özel yetiştirilmiş kendi vatandaşlarını ajan kullanarak,
sonrasında ve devamla,
içimizdeki etnikçiliğe elverişli kripto ve
hainliğe uygun ruhsuz, milli imansızları,
devşirerek, eğiterek, satın alarak,
içlerindeki hınçları, gizli öfkeleri, gizli intikam isteklerini köpürterek, kullanarak yüzyıllardır
Türk Milleti ile uğraşmalarına rağmen,
Binlerce yıllık kadim sırların 900 yıllık sahipliğinde,
350 yıldır fiili olarak Dünya hakimiyetine giden
icraatların pratikliği ile
Türk Milleti'ne, T.C.'ne son 86 yıldır uygulanan küresel emparyel tuzak çember, tezgah, ablukanın
an be an yavaş yavaş ele geçirme içine yerleşme, kullanma, içini çürütme ve nihai amaca ulaşma taktikleri, sabrı, azminin Dünya'da başka
hiç bir millete uygulanmadığı anlaşılmaktadır.
Böylesine sinsi, uzun vadeli, kesin sonuç için
aşırı temkinli ve sabırlı bir operasyonun,
ne uzak doğuda, ne Pasifik ülkelerinde,
ne Afrika ülkelerinde, ne G.Amerika ülkelerinde ne Avrupa ülkelerinde bir eşi, benzeri yok.
Türkiye'de planlarını, kendilerini,
Türk'lere karşı,
ama devşirilmiş ama farkında olmayan yine Türk'ler tarafından korutacak,
üstelikte bunu yaptırdıkları Türk'lere,
sanki kendisinin hür iradesi ile yapıyormuş
gibi zan ettirecek,
planlarını Türk'lerin bizzat kendilerine yaptıracak ama bu planlarda piyon, eleman olduğunu ve küresellere çalıştığını anlamayacak kadar kendini milli, Atatürk'çü
zan edecek,
her hangi bir aksilik olursa da,
parti, particilik, partizanlık, hemşehricilik, aynı okul mezunluğu vs. maskeleri ile örttürecek,
aslında olmayan bir demokrasinin içinde,
sanki seçim sandığı sonucu imiş gibi,
partilerin üst yönetimlerine koydukları/yerleştirdikleri elemanları sanki parti içi demokrasi ile oradalarmış gibi,
bu partilerin tepelerindeki elemanları sanki
gerçek, hür üniversitelerde, gerçekten dirsek çürütmüş, beyninin kapasitesi ile o diplomaları almış gibi bir illüzyon yaratarak,
elemanlarının çok bilen, çok "akil" gösterilmesi
ile, ulaşılamaz kılınması ve toplumun geri kalanına da, rol model gösterilmesi,
toplumun geri kalanına, eğer bu "elemanlar" gibi olurlarsa, şan, şöhret, iyi yaşam, titr, makam, para güzel yaşam sahibi olabilecekleri
gibi bir illüzyon ve tüm bunların yolunun da,
ancak, onların biçtiği yoldan gidilirse olabileceği, elde edilebileceği illüzyonunu en büyük silah olarak kullanarak...
Gibi çok ayrıntılı, çok katmanlı, çok ayaklı operasyonlarla yaparak.
Fakat, Türkiye'de son bir kaç yıldır gelişen bazı
durumlar ve olaylar,
özellikle son bir kaç aydır gelişen durum ve
olaylar,
aslında,
küresellerin Türkiye'yi yutmak için
neden
100 yıllık çok uzun vadeli plan yaptıklarını,
oyun içinde oyun içinde oyun kurduklarını,
sadece ajan ve/veya işbirlikçilerle yetinmeyip,
tüm tarihsel doku, tüm sosyal katmanlar, tüm siyasal yönler, tüm etnik yapılarla çalışmaya özen gösterdiklerini bize anlatmaktadır.
Buna, Türk siyasetinin tepesine konuşlandırılan 2.700 kişiden, 2.500'ünün bir birine akraba sülalelerden olduğunu söyleyerek devam edelim.
Ve bunların tümünün allı, pullu, medyatik desteklerle, sanki kurtarıcı, allame imiş gibi,
yine kurtarıcı rollerine sokulmuş işbirlikçi yapı
partiler eli ile millilik, Atatürk sattırılarak,
halkın düşüncelerini manipüle etmekte olduklarının kaydınıda buraya düşelim.
Çekindikleri, kaygıları şu idi....
Tek bir Türk dahi, onların yaptıkları, yöntemleri,
elemanları, gidişatları konularında,
uyanmamalı idi..
Ama, uyandı...
Hemde öyle bir uyanış ki, son 300 yıl içindeki 3'ncü Büyük Türk Uyanışı'nı tetikledi.
Öylesine bir uyanış ki,
yıllarca sol, solculuk diye beyinlerini yıkadıkları
yıllarca sağ, sağcılık diye beyinlerini yıkadıkları
Türk'lerin aslında işlerin öyle olmadığını anlaması ile öyle bir uyanmaya başladılar ki,
aslında,
sol'culuğunda, sağ'cılığında küresellerin illüzyonları olduğunu,
Tam Bağımsız Türkiye'nin, Türkçü'lüğün,
aslında sol'unun, sağ'ının olmadığını,
bunların toplumu, halkı, milleti
böl, parçala, yönet iş ve işlemleri olduğunu anladı.
Uyanan Türk'ler bir şeyi daha anladı.
Bütün büyük partilerin istinasız olarak,
aslında, topluma huzur ve refah amaçlı olmadıklarını, tepe/gn.mrk.yönetimlerinin,
ya Türk olmadığını yada devşirilmiş olduğunu
ve küresellerin yönlendirmesi, talimatı, yol açması ile oralarda olduklarını,
partilerdeki il/ilçe kongrelerinin ve parti kurultaylarının büyük bir mizansen olduğunu,
bu illüzyon içinde serbest delegasyon ile
değil, asker/emir eri delegelerle işlerin kotarıldığını, hiç bir partinin kendi içinde demokrasi değil, küresel derebeylikler yönetildiğini ve otokrasiler kurulduğunu anladı.
Zaten, en önemli konu bu idi..
Türk'lerin uyanışı ve kendisine kurulan oyunların farkına varması idi, en zoru...
Bunlar anlaşıldıktan ve görüldükten sonra,
her türlü küresel, işbirlikçi, devşirme, kripto, etnikçi, hain ile mücadele safhası kolay...
Zor olan, uyanılması ve farkına varılması idi..
Eyy Türk Milleti,
yıllarca parti adı altında, particilik, partizanlık
kisvesi ile
sömürüye karşı çıkacağın gâza'n kutlu olsun.
Başarı ve Kut seninle olacaktır.
Yeter ki, gerçek Türk Kardeşlerin,
#halkkürsüsü ve
Tanrı Dağının Has Bağımsız Bozkurtları
#tanrıdağınınhasbağımsızbozkurtlarıı ile
beraberce mücadele için azimli olasın....
Sağlıcakla kal Yüce Türk Milleti'm.
