Önemli bir seçimin arifesindeyiz! Hepimizin merak ettiği şey:
Türkiye Cumhuriyeti ikinci yüzyılına nasıl bir yönetim anlayışı ile girecek.
Yeni bir anlayış mı?
Yoksa, eski' anlayış mı?
'Eski' anlayış nedir?
'Eski' anlayış: Kendi kişisel kazanımları nı ülkesinin,şehrinin kazanımlarının önünde tutan bu doğrultuda konumlananların küçük hesap muhafazakarlığıdır.
Hemen neredeyse bütün partilerde kendi durumlarının ve anlayışlarının devam etmesine yönelik hamleler yapmaya çalışan bir ‘damar’ var. Bunların tek derdi, maalesef seçimi kim kazanırsa kazansın,kendi değirmenine su taşımak meşguliyeti!
Ben kendi partimde konumumu nasıl korurum nasıl kalırım hesabı. "Hal bu ki,bu seçim kişisel hesaplara feda edilmeyecek kadar önemli bir seçim!
Küçük hesaplarının 'muhafazakarları',konumlarını muhafaza etmenin seçimleri kazanmaktan önemli olduğunu düşünüyorlar.
Zor bir seçimin arifesindeyiz.Tam bir ‘tasfiye’ seçimi olacak!
Halk seçecek;
Eski yüzyıl mı?
Yeni yüz yıl mı?
Halk soracak:
Eski yüz yılın ‘demokrasi’ alışkanlıkları mı?
Yeni yüzyılın bilimle ortak akılla buluşmuş demokratik cumhuriyet mi?
Yeni bir siyaset diline ihtiyaç duyuyor bu sevgili ülke, o dili kim söylerse ülke birleşecek.
Yani bu seçim bir 'tasfiye' seçimi olacak gibi, eski yüzyılın sancıları bitecek.
Ülke, yeni yüzyılın yeni ufuklarına yelken açacak.
Rüzgar yeni bir şarkı söylüyor:
Gül artık sevgili ülkem,
Mutlu ve huzurlu ol.
Çocukların,gençlerin ve kadınların için!
Yeni bir yüzyıla giriyorsun.
Gül artık, acılarını ve ağrılarını bitir.
Ülke bir seçime gidiyor:
Aklın, bilimin, barışın dili mi seçilecek?
Kavganın, huzursuzluğun dili mi?
Bir 'seçim' yaklaşıyor.
Ülkemiz,bunu da atlatıp yeni ufuklara yeni bir yüzyıla dostlarıyla ortak sofrada buluşacak!
İlkeli ve şeffaf, adil ve demokratik, eşit ve özgür, layık ve liyakatı, barışı ve huzurlu bir hayatı isteyenler mi seçilecek?
Kişisel konumlarını ve 'kazançlarını' muhafaza etmek isteyenler mi?
Öngörüm şöyle:
Ülkemiz artık yeni bir anlayış ile yeni ufuklara açılacak. Yorgunuz, kırgınız ve üzgünüz ama çok umutluyuz çok!
Artık, bizi üzen ne varsa 'tasfiye' etme zamanı.
