ŞÜKÜRLER olsun ki, EZANLARIMIZI SUSTURAMIYORLAR !
Ya maâzAllah, SUSTURURLARSA eğer, işte o zaman yandık demektir ki, DOLAR, (şimdilerde ufak ufak ZIPLAMAKTAYKEN) ezanın SUSTUĞU gün derhal FIRLAYACAK ve mutlaka 50 lirayı görecektir.
Ekonomimizin YEPYENİ modeli, (daha önce DAMAT Bey’imizin de dediği gibi) yeniden EZAN SESİNE bağlandı.
AKePe’mizin Milletvekilesi Gülay SAMANCI Bacımız, evvel gün Meclis’te BÜTÇE görüşmelerinde yaptığı ÇOKÖNEMLİ ve gayet etkili konuşmasında tarihe geçecek "VECİZ" bir ifadeyle (Millet, Devlet, Bayrak, Vatan, Ülke başlıklarıyla AHKÂM keserek) meseleyi “EZANLARIMIZI SUSTURAMAYACAKSINIZ”a bağladı.
Koskocaaa Milletvekilemiz SAMANCI Hanımefendi diyorsa doğrudur.
Fakat bence, bu hususta alınan tedbirler ve harcanan emekler ve faaliyetler EKSİKTİR !
Evvel-emirde ve evveliyyetle;
EZAN SESLERİNİ ARTIRMAK gerektir ve hatta ehemmiyyetlidir ve ELZEMDİR.
Yani, çok ZURÛRİDİR ve yani, bence Ekonomik KURTULUŞ SAVAŞIMIZIN temelidir.
Pekiii, nasıl etmelidir ?
İşte şöyle edilmelidir:
Ezan VAKİTLERİNİ ARTIRAMAYACAĞIMIZA ve esasen diğer Müslümanlardan daha FAZLA vakit olarak günde 5 defa okuttuğumuza göre;
(ki, 4 VAKİT ve hatta 3 vakit okutan ve namazı da böylece 4 ve 3 vakit kılan Müslüman gardaşlarımız da mevcuttur. Esasen, Kur’an’da da 5 vakit namaz ASLA yoktur. Olsa olsa 4 vakittir ve normali de 3 vakittir ya neyse … )
Kısa vadeli tedbir olarak HOPARLÖRLERİN SESLERİNİ ARTIRMAK ve ayrıca HOPARLÖR SAYISINI da, her köşe başına ve daha da etkili olması bakımından kavşaklardaki TRAFİK ışıklarının üst tarafına yenilerini çakmak suretiyle çoğaltmak lazımdır.
Hatta ve hatta, DIJ GÜCLER olarak bize DİZ ÇÖKTÜRMEK isteyen, DOLAR’ın sahibi olan Amerika ile EURO’nun sahibi olan Avrupa ülkelerinin ELÇİLİKLERİNİN alnının çatına da hoparlörleri dikip, onlara da EZAN sesini dinleterek DİMDİK AYAKTA kaldığımızı göstermeliyiz.
Elhamdülillah, CAMİ sayımız gayet hızlı bi şekilde artmakta ve her köşe başında ve her boş arsada bir CAMİ inşaatımız sür’atle yükselmektedir ki, cami sayımız galiba 124 000’ni aşmış bi haldedir.
İnşaAllah, bu sayıya çok kısa bi zamanda bi 124 000 daha eklenecektir.
Bu hususta HAYIRSEVER vatandaşların da yardımları acilen ve hassasiyetle beklenmektedir.
Yakın zaman önce, yani galiba yine böyle bir 17/25 Aralık döneminde, böyle bir HAYIRSEVER bir vatandaşımızın dişinden tırnağından tasarruf ederek MAAŞINDAN artırdığı paraları, fazla yer işgal etmemesi için DOLAR’a çevirmiş ve HIRSIZLARDAN korunmak için de (hırsızların hiç ummayacakları bir yer olarak) evindeki AYAKKABI KUTULARINA doldurmuştu da, bazı münafıklar bunu RÜŞVET olarak değerlendirmiş ve bu paralara adliye tarafından el konulmasına sebeb olmuşlardı. Ama neyse ki, CAMİ yaptırmak gibi HAYIRLI ve MÜBAREK iş için biriktirilen para olduğu kanaatına varan mahkeme, bu paraları bir sene kadar sonra GECİKME FAİZİ ile birlikte o HAYIRSEVER vatandaşımıza iade etmişti.
Daha sonra, bu HAYIRSEVER vatandaşımız bu paraları n’etmişti orası tarafımızdan bilinememişti.
Neyse ki, büyük bi OLGUNLUK göstererek, HAYIR işi geciktiği ve parasından bi müddet ayrı kaldığı için çektiği ÜZÜNTÜ karşılığında Devlet'ten MANEVİ TAZMİNAT istememişti.
Neyse …
Pekiii, sizler ne dersiniz arkadaşlar, benim bu tedbir teklifim eyi bi şey midir ?
